Bugünden Geleceğe, Güvenle ve Umutla – B4

 

Ders çıkartıp üzerinde iyice düşünebileceğimiz bir hikayeyi sizlerle paylaşmak istedim bugünkü yazımda. Bu aralar haberleri izleyesim hiç yok. Çünkü, yine birçok olumsuz, üzücü, moral motivasyonu götüren haberlerle dolu gündem. Ama hayat devam ediyor ve hepimiz kendi sorumluluklarımızı en iyi şekilde gerçekleştirebilmek, başarılı ve mutlu olabilmek için yol almak durumundayız. Bunu yapabilmek için de motivasyonumuzun, iş yapma isteğimizin yerinde olması çok önemli; aklen, ruhen, bedenen sağlıklı olmak kadar, iyi düşünebilme becerilerimizi de geliştirmeliyiz.

Aşağıda sizlerle paylaşacağım hikayenin de bir şekilde vurgulamaya çalıştığı işte tam da bunlarla ilgili. Hikayeyi bilenleriniz varsa, yeniden okuduklarında bakalım onlara da neler düşündürecek?:

“Bir gün, üniversitede bir profesör öğrencilerine sürpriz bir sınav yapmaya karar veriyor. Her zamanki gibi, soru kağıtlarını, yazılı tarafları kapalı şekilde dağıtmaya başlıyor. Herkese kağıtları dağıttıktan sonra, öğrencilere sayfayı çevirip başlayabileceklerini söylüyor.

Öğrenciler soru kağıdını çevirdiklerinde bir sürpriz ile karşılaşıyorlar: Sayfa bomboş, sadece tam merkezinde siyah bir nokta bulunuyor.

Daha sonra profesör öğrencilere, “Kağıtta ne görüyorsanız, onun hakkında yazmanızı istiyorum.”, diyor. Öğrenciler şaşkın halde, bu anlaşılması güç görevi yerine getirmek için üzerinde düşünmeye başlıyorlar. Dersin sonunda profesör, herkese yüksek sesle kağıtlarını okuyor. İstisnasız her biri, kağıdın orta yerinde oluşunu gözönünde bulundurarak, siyah noktayı anlatmış.

Bütün kağıtlar okunduktan sonra, sınıf sessizliğe bürünmüş halde, profesör anlatmaya başlıyor:

“Endişelenmeyin, bu kağıtları notlandırmayacağım. Sadece bu sınav sayesinde, üzerinde dikkatle düşünmenizi istediğim bir konuya dikkatinizi çekmek istedim. Bakıyorum da hiç kimse kağıdın beyaz kısmıyla ilgili birşey yazmamış. Herkes siyah noktaya odaklanmış, hayatlarımızda olduğu gibi! Hep siyahlıklara odaklanıyoruz. Halbuki hayat bize sunulmuş muhteşem bir hediye ve her zaman özenle, sevgiyle ve dikkatle kutlayabileceğimiz birçok sebebimiz var. Ancak ne yazık ki sadece siyah noktalara odaklanmakta ısrar ediyoruz: Sağlık sorunları, parasal sorunlar, aile üyeleriyle aramızda olan çekişmeler, arkadaşlarımızla olan ilişkilerimizde karşılaştığımız tatsız, üzücü durumlar, ve benzeri birçok şey.”

Ardından profesör sözlerini sürdürdü: “Aslında hayatlarımızda sahip olduklarımızla karşılaştırdığımızda, siyah noktalar çok küçük, fakat en çok da onlar zihinlerimizi meşgul ediyor. Siz, siz olun, hayatınızda gözünüzü siyah noktalardan uzaklaştırıp, neşeyle teşekkür edip varlığını kutlayabileceğiniz şeyleri görün, hayatın her bir anının kıymetini bilin. Mutluluğu kendi öz benliğinizde arayın ve hayata olumlu bakın!”

———————

Ne dersiniz? Sizler de, hikayeyi okuyunca profesöre katılıyor musunuz? Hayat, bizler neye bakıp neye odaklanıyorsak, bize onları getiriyor. A4 ebadında beyazlığın içinde küçücük bir siyah noktaya takılıp kalmak mı, yoksa ne kadar çok siyah nokta olursa olsun, aralardaki beyazlıkları da görüp onların tadını çıkarabilmek mi? Sanırım bütün mesele burada.

Perşembe günü, “Liderlik Gelişimi” serisinin yeni yazısında görüşmek üzere.

Hepimize sağlıklı, mutlu ve umut dolu güzel günler diliyorum.

Sevgiler,

Yorumunuzu Paylaşın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir